Süper lig de 31. hafta maçlarından galatasaray- ankaragücü maçını izlerken gerçekten bir şeyin farkına vardım. Galatasaray bu sene başarısız o ayrı mevzu, ama takımda saha içinde belli bir yükü çeken ve genel de bunun karşılığı olarak çok fazla hakkı teslim edilmeyen bir üçlü var ki, son yıllarda özellikle ülke futbolunda eksikliğinden dem vurulan oyunu iki yönlü oynayabilen futbolcular ayhan akman, mehmet topal, barış özbek. -bunlar zaten kendilerini ispatladılar-, veya -skora direk katkıları yok-, -dünyanın her yerinde liberoların kaderi bu- gibi söylemlerle itiraz edebilirsiniz ama ben yine de bu oyunculara özel olarak değinilmesinden yanayım. galatasarayın kadrosu kaliteli derken sanırım bu üçlünün varlığı bu söylemde başı çekiyor, özellikle aynı tip oyuncularda rakiplerinin hali ortadayken. aşağıda ayrıntısıyla değineceğim bu üçlüye rağmen galatasaray halen ligde şampiyonluk şansını mucizelere bırakmışsa varın siz düşünün galatasarayın bu sene kadro kalitesi hariç ne yanlışlar içinde olduğuna.
ayhan akman: gaziantepspor da parlayıp , ordan beşiktaşa geçen ve en son soluğu 2001 yılından bu yana sarı kırmızılı takımda alıp, adeta burada zirve yapan, tecrübe abidesi bir futbolcu. şu an yerli sınırlar içinde mevkisinde tartışılmayacak bir kalitesi var. hücuma dönük bir oyun tarzıyla futbola başlaması, defansif orta saha oyuncularında çok az bulunan bir top tekniği ve doğal olarak hücuma katkı imkanını sağlıyor.yeri geldiğinde yaşına rağmen takımın en çok koşan futbolcusu oluyor, yeri geldiğinde bu sene için önündeki 3 lü 4 lü grup halindeki arda-kewell-lincoln-baros a inanılmaz bir rahatlık sağlıyor hücumda. ince işler dediğimiz, riskli bölgede şık bir hareketle topu saklama, oyunu açma, alan katedip ara pası veya şut atma bunlar ayhan akman da mevcut. değinilmesi gereken nokta yanında zaman zaman mehmet topal zaman zaman barış özbek olmadan bir nebze zorlanacağı gerçeği. çok iyi uyumlular çünkü. ayhan akman lucescu zamanında daha çok parladı diyebiliriz. fatih terimin 2002 -2004 yılları arasında genelde her maç düşünmeden formayı teslim ettiği bir futbolcu olmadı. direk 10 numara bölgesine yani hücuma alternatif olarak düşünüldüğünde zayıf kalacağı düşüncesiydi, belkide onu yedek bırakan. ama ayhan akman galatasarayın o dönemleri de düşünüldüğünde o görevin de altında kalkabilecek bir potansiyele sahipti. yine fatih terim demişken , şu formda halinde bile ayhan akman terim tarafından gözü kapalı kadroya yazılması gerekirken genel de yedek bekletilen bir futbolcu. her fırsatta kalitesinden bahsedilip (üstelikte böylesine kritik bir mevkide) milli takımda forma bulamaması nedense hiç sorgulanmadı güzide basınımızda.
ayhan akman bir dönem , sol açık sıkıntısında o mevkide oynatılıp gayet başarılı maçlar çıkarmıştır, hem de farklı bir stille. kanat açığı dediğinde genel de akla; süratli, rakiplerini yeri geldiğinde ipe dizebilen bir futbolcu profili gelirken, ayhan akman adeta bunlara tezat oluşturabilecek bir yapıyla o mevkide bir tarz oluşturdu. genelde deparla değilde, defansif olarak top saklama özelliğini kanatta da konuşturup ince bilek hareketleriyle topu çizgiye kadar taşırdı. gol bölgesine ters ortalar yapabilirdi. ayhan akmanın saha dışı profiline bakar isek. bir grup tarafından sürekli olarak çirkef futbolcu kategorisine sokulacak bir etiketlenmeyi kesinlikle haketmiyor. hakemlerle tartışır, aşırıya kaçmaztı. rakip takım taraftarı ona toplu bir şekilde küfür etmediği sürece! işine bakardı. son gs-fb derbi olaylarında sanırım onun o olayların içinde olmaması bir kesimi pek mutlu etmemişti.
mehmet topal: ayhan akmanı tam bir tamamlayıcı yeni nesil, modern önlibero. ayhan akmanın daha defansif, daha az teknik, daha genç ama tam bir önlibero fiziklisi modeli diyebiliriz futbolcuyu modellemeyi seven insanlar için. galatasaraya gelmeden önce dardanelspor da 29 kez ilk onbirde oyuna başlamış, sadece iki kez oyundan alınmış. sonradan oyuna hiç girmemiş, iki gol atmış bu süreçte diyor rakamlar. bu performansta bir topçu birden süper lige transfer olsa da üstüne koyarak artan bir performansla nerelere gelinebileceğini rahatça gösterdi. özellikle bu sene sakatlıklardan çok çekti, tam anlamıyla form tutmuş hali daha iyi olacak. bir kere topal mevkisine saha da duruşuyla, fiziğiyle çok yakışan bir futbolcu. mücadeleci. lafın gelişi değil mücadeleciliği, hata da yapsa onu her maçta her saniye rakibi kovalarken görebilirsiniz. rakibe kritik müdaleleri onu önplana çıkartan. eminim ileriye doğru oynama yüzdesini de her geçen sezon daha da artıracak. topal uzaktan mermi gibi şutlarını son zamanlar hariç cesurca denemesi ile ve en önemlisi isabet oranıyla da yerli önlibero kontanjanımızdaki bu eksikliğide kapatacak gibi. bu sene zaman zaman defansta da kullanılması ve o mevkide de gayet iyi performans göstermesi tamamen mehmet topal ın defansif olarak yeterliliğinin işaretidir zaten. sevillanın transfer listesinde olduğu söyleniyor. giderse belki daha fazla geliştirebilir kendini. hakkı da böylelikle daha çok teslim edilir.
barış özbek: geçen sene ismi duyulmayan futbolcu transferi kontenjanından ve gurbetçi futbolcu kontenjınından gelen bir isim olarak anıldı esprili çevreler tarafından. ilk senesinde zaman zaman tereddütler oluşturan bir performans çizdi, bu sene ise daha başarılı diyebilirim. aslında zaman zaman mevki karmaşası yaşıyor barış özbek; mehmet topal ve ayhan akmana nazaran. topal gibi direk önlibero tanımlamasına uyacak bir futbolcu değil, ayhan gibi de iki yönlü oyuncu değil. sağ açık, ikinci önlibero, sağ bek mevkilerinde oynayabilmesi, çeşitlilik bakımından belki iyi ama tam olarak özelliklerini yansıtmasını engelledi sanki. şu an için türkiye ligi standartlarında özellikle önplana çıkan savaşçı ve orta derece hücuma katkı seviyesiyle yeterlilik derecesi gayet iyi. barış özbek genç, enerjik, hücum da ve pas alışverişinde zaman zaman taraftarın tepkisini çekebilen, ancak özellikle avrupa maçlarında tekniğini zaman zaman konuşturan bir futbolcu. gelişme aşaması topala göre daha fazla takip edilmeli. son zamanlarda biraz azaltmış olmasına rağmen sıkıntı yaratan noktası ise ikili mücadelelerde çok çabuk kendisini yere bırakması ve hakemlere yoğun itirazları.
Yukarıda değindiğim mehmet topal, barış özbek, ayhan akman galatasarayın ve türk futbolunun son zamanlarda yetiştirdiği önemli futbolcular. hepsinin aynı mevkide olması da büyük bir sorunu çözebilme potansiyelini de ortaya çıkarıyor. belki bir alex, lincoln, arda, baros, yattara vs. gibi direk gole yönelik olmamalarından çok fazla gündeme gelmiyorlar maçlarda( diğer arkadaşlarına nazaran). son not: ben bir galatasaraylı olarak takımımdaki bu üçlünün varlığını son anda gelebilecek bir şampiyonluğa dahi değişmem.
kareler:

ayhan akman: liverpool-galatasaray

mehmet topal: çek cumhuriyeti-türkiye euro 2008

barış özbek